Kendini insanlardan uzak tutan içine kapanık Anna Sasaki okulda geçirdiği astım krizi sonrası doktor tarafından doğa hava alması tavsiye edilince yaz tatilini geçirmek üzere koruyucu ailesinin şehir dışında bir sahil kasabasında yaşayan akrabalarının yanına gitmek zorunda kalır. Çizim yapabilmek için yeni yerler keşfeder. O yürüyüşlerden birinde varlıklı insanların yaşadığı anlaşılan ancak şimdilerde terk edilmiş gibi görünen eski bir konak keşfeder.
Mekanı ziyaretinin ardından oraya dair rüyalar görmeye başlar. Yanında kaldığı kimseler nazik ve cana yakın olsa da sanki istemsizce insanlarla arasına koyduğu görünmez bir bariyer vardır. Kasaba festivalinde yaşadığı tatsız olayın ardından kendini yine evin yakınındaki bataklıkta bulur. Üzgündür. İşte tam da o sırada rüyalarında gördüğü konağın penceresindeki kızla karşılaşır. Adı Marnie'dir. İkisi arasında gelişen arkadaşlık Anna açısından beklenmedik ve keyif vericidir.